Dünya genelinde üniversiteler, iklim değişikliği konusunda önemli araştırmalar yürütürken, fosil yakıt şirketlerinden aldıkları fonlarla eleştirilerin odağı haline geliyor. Yeni raporlar, ABD'deki altı seçkin üniversitenin 2003 yılından bu yana fosil yakıt sektöründen 100 milyon dolardan fazla fon aldığını ortaya koydu. Bu durum, akademik bağımsızlığı zedeleyebilecek ve iklim araştırmalarında çıkar çatışmaları yaratabilecek ciddi bir tehlike olarak değerlendiriliyor.
Üniversiteler ve Fosil Yakıt Şirketleri Arasındaki Bağlar
Campus Climate Network tarafından yayımlanan rapor, Princeton Üniversitesi, Amerikan Üniversitesi, Kuzey Karolina Üniversitesi, Cornell Üniversitesi, Columbia Üniversitesi ve San Diego Kaliforniya Üniversitesi’ne odaklanıyor. Araştırmalar, bu üniversitelerin fosil yakıt şirketlerinden milyonlarca dolar aldığını ve bu fonların, araştırmaların tarafsızlığını tehlikeye atabileceğini gösteriyor.
Özellikle Princeton Üniversitesi, Petrotiger adlı bir petrol şirketine sahip olduğu iddiasıyla dikkat çekiyor. Bu şirket üzerinden son on yılda yaklaşık 140 milyon dolar gelir elde ettiği belirtiliyor. Aynı zamanda Princeton’ın, 2022 yılında fosil yakıt şirketleriyle ilişiğini kestiğini açıklamasına rağmen, bu sektörle olan mali ilişkilerinin sürdüğü ortaya çıktı.
Akademik Bağımsızlık Tehlikede
Fosil yakıt şirketlerinin sağladığı fonlarla yapılan 1.507 akademik makale, üniversitelerin bu sektörle olan mali bağlarını daha da netleştiriyor. Örneğin Columbia Üniversitesi, 2005 yılından bu yana 43 milyon dolardan fazla fosil yakıt fonu aldı ve bu fonlarla 784 akademik makale yayımladı. Bu durum, akademik bağımsızlık açısından ciddi endişelere yol açıyor ve iklim değişikliği üzerine yürütülen araştırmaların tarafsızlığı konusunda soru işaretleri yaratıyor.
Öğrenci Protestoları ve Talepler
Öğrenciler, üniversitelerin fosil yakıt endüstrisiyle olan bağlarını kesmesi için harekete geçtiler. Princeton’da Divest Princeton adlı öğrenci grubu, BP’nin yıllık toplantısında protesto gösterileri düzenleyerek, fosil yakıt şirketlerinin üniversiteler üzerindeki etkisine dikkat çekti. Aynı şekilde Amerikan Üniversitesi’ndeki öğrenciler de, Koch Vakfı’nın üniversiteye sağladığı milyon dolarlık fonlar nedeniyle yönetimi eleştiriyor.
Campus Climate Network’un araştırma sorumlusu Will Kattrup, fosil yakıt şirketlerinin üniversiteleri "kendi zehirli endüstrilerini devam ettirmek için kullandıklarını" belirterek, öğrencilerin artık bu durumu kabul etmediklerini vurguluyor. Öğrenciler, üniversitelerinin gerçek iklim liderleri haline gelmesi ve fosil yakıt şirketleriyle tüm bağlarını kesmesi gerektiğini savunuyor.
Fosil yakıt şirketleri ve üniversiteler arasındaki mali bağlar, akademik özgürlük ve iklim araştırmaları açısından büyük riskler oluşturuyor. Üniversiteler, bu tür bağlardan vazgeçerek, gerçek anlamda sürdürülebilir bir gelecek için harekete geçmeli. Öğrencilerin talepleri ve protestoları bu konuda bir dönüm noktası olabilir.
Comments