Türkiye’nin köklü bağımsız medya kuruluşlarından biri olan Açık Radyo, RTÜK (Radyo ve Televizyon Üst Kurulu) tarafından uygulanan bir karar sonucunda hem karasal hem de dijital yayınlarına son vermek zorunda kaldı. Bu kararın, radyonun bir programında “Ermeni soykırımı” ifadesinin kullanılmasına yönelik verilen program durdurma cezasının yerine getirilmemesi nedeniyle alındığı belirtildi. Yaklaşık otuz yıldır Türkiye’de özgür, bağımsız ve ekolojik yayıncılığı savunan Açık Radyo’nun kapatılması, ifade özgürlüğü, bağımsız medya ve iklim krizi gibi birçok konuda tartışmaları beraberinde getirdi.
Greta Thunberg'den Dayanışma Mesajı
Bu süreçte, uluslararası alanda tanınmış İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg, Açık Radyo'ya destek vermek amacıyla Türkiye’ye geldi. Açık Radyo Genel Yayın Yönetmeni Ömer Madra ve radyo çalışanlarıyla bir araya gelen Thunberg, “Açık Radyo açık kalmalı! İklim krizi ve insan hakları konusunda gerçekleri söyleyen dürüst medya platformlarına sahip olmamız her zamankinden daha önemli” diyerek destek mesajını dile getirdi. Thunberg'in Türkiye ziyareti, çevre ve insan hakları alanında bağımsız medyanın önemine bir kez daha dikkat çekti.
Umut Öldüğünde, Eylem Başlar
Açık Radyo, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda 2018 yılında Yok Oluş İsyanı hareketi adına, radyonun Tophane’deki stüdyosunun önüne çizilen stencil sanatı ile Greta Thunberg'in ikonik iki örgülü görüntüsüne ve “Umut ölür, eylem başlar” sloganına yer verdi. Thunberg’in Açık Radyo’yu ziyareti, özellikle genç iklim aktivistleri ve bağımsız medya savunucuları için moral kaynağı oldu.
Yasal Süreç Devam Ediyor
Açık Radyo’nun kapatılması, Türkiye’deki bağımsız medya kuruluşlarının karşı karşıya olduğu yasal ve siyasi zorluklara bir örnek teşkil ediyor. RTÜK’ün, radyo programındaki belirli bir ifadenin kullanılmasına dair yaptırımına uymadığı gerekçesiyle aldığı bu karar, sadece radyonun karasal yayınlarını değil, aynı zamanda dijital yayınlarını da durdurdu. Radyonun geleceğiyle ilgili yasal sürecin halen devam ettiği belirtilirken, ifade özgürlüğü savunucuları ve medya bağımsızlığı için çalışan kuruluşlar Açık Radyo’nun tekrar yayına başlaması için mücadeleyi sürdürüyor.
Türkiye’de İfade Özgürlüğü ve Bağımsız Medyanın Geleceği
Açık Radyo’nun kapanışı, sadece medya dünyasında değil, aynı zamanda sivil toplum ve çevre hareketleri içinde de geniş yankı uyandırdı. Türkiye'de bağımsız medya organlarının karşı karşıya olduğu zorluklar, özgür bilgi akışı ve halkın doğru bilgiye ulaşma hakkının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Ülkenin en köklü bağımsız medya organlarından birinin sessizleştirilmesi, ifade özgürlüğü ve bağımsız medyanın geleceği için kritik bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Bu gelişme, başta Greta Thunberg gibi küresel iklim aktivistleri olmak üzere, tüm çevre ve insan hakları savunucuları için önemli bir dayanışma alanı oluşturdu. Açık Radyo’nun yeniden açılması için devam eden yasal sürecin nasıl sonuçlanacağı, Türkiye'deki medya özgürlüğü mücadelesinin geleceği açısından belirleyici bir rol oynayacak gibi görünüyor.
Kommentarer