Sanayi Devriminden Yeşil Devrime

Birleşik Krallık, enerji sektöründe devrim niteliğinde bir adım atarak yeni kömür madenlerini yasaklama kararı aldı. Bu tarihi adım, ülkenin 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma hedefinin bir parçası olarak duyuruldu.

Enerji Bakanı Michael Shanks, kömürün İngiltere'ye sağladığı 140 yıllık katkıya teşekkür ederken, bu geçişin daha temiz, daha güvenli ve daha sürdürülebilir bir enerji sistemine kapı açacağını belirtti. Shanks, “Kömür enerjisini geçmişe göndererek, hem çevremizi koruyacak hem de yeni nesil iş fırsatları yaratacağız,” dedi.

Kömür Enerjisinin Azalan Rolü

Bir zamanlar İngiltere ekonomisinin can damarlarından biri olan kömür, enerji kaynaklı karbondioksit emisyonlarının en büyük kaynağı olarak küresel ısınmayı tetikleyen başlıca faktörlerden biri. Ancak İngiltere, Ratcliffe on Soar'daki son kömürle çalışan elektrik santralini kapatarak kömür enerjisini kullanmayı bırakan ilk büyük ekonomi oldu.

Temiz Enerji İçin Rekor Yatırımlar

Birleşik Krallık hükümeti, karbon yakalama, hidrojen üretimi ve yenilenebilir enerji alanlarında rekor yatırımlar yapmayı taahhüt ediyor. Hükümetin açıklamasına göre, bu projelere toplam 21,7 milyar pound ayrıldı. Bunun 2,3 milyar poundu, elektrikli hidrojen üretimi projelerine aktarılacak. Ayrıca, karbon yakalama teknolojileri 50.000'den fazla kişiye istihdam yaratmayı hedefliyor.

Başbakan Keir Starmer da COP29'da yaptığı açıklamada, açık deniz rüzgar enerjisi projelerini teşvik etmek için gigawatt başına 27 milyon sterlinlik bir Temiz Endüstri Bonusu sunulacağını duyurdu.

Kömür Çağının Sonu

Birleşik Krallık, kömür madenlerini yasaklama kararını, enerji dönüşümünde liderlik rolü üstlenerek bir dönemin sonunu getirdi. Bunun yanında, yıllardır kömür endüstrisinde çalışan emekçilere olan borcunu ödemek için de adımlar attı. Yaklaşık 120.000 eski maden işçisinin emekli maaşlarına %32 oranında zam yapılması, bu çabanın bir parçası.

Temiz Enerji Çağı Başladı

Hükümetin açıkladığı vizyon, yalnızca çevreyi korumakla kalmayıp, aynı zamanda enerji sistemini daha ekonomik ve güvenli bir yapıya dönüştürmeyi hedefliyor. Ulusal Enerji Sistemi Operatörü’nün (NESO) raporuna göre, İngiltere 2030’a kadar tamamen temiz enerjiye geçiş yapabilir.

Bu tarihi adım, yalnızca İngiltere’yi değil, dünyayı daha sürdürülebilir bir geleceğe taşımak için küresel bir örnek teşkil ediyor.