Yasa Protestoları Türkiye’nin Dört Bir Yanına Yayıldı

Hayvan hakları, dünya genelinde her geçen gün daha fazla tartışılan ve önem kazanan bir konu haline gelmiştir. Türkiye'de de sokak hayvanlarının yaşam hakkını tehdit eden yasal düzenlemelere karşı hayvan hakları savunucuları, seslerini duyurmak amacıyla çeşitli eylemler gerçekleştirmektedir. Son dönemde, sokak hayvanlarının toplanması ve barınaklara kapatılmasını öngören yasa tasarısına karşı yapılan protestolar dikkat çekmektedir. Özellikle Ankara ve İzmir'de düzenlenen gösteriler, bu yasanın geri çekilmesi için kamuoyunun desteğini artırmayı hedefliyor.

Ankara ve İzmir’de Protestolar

Ankara'da hayvan hakları savunucuları, Emek ve Demokrasi güçleriyle birlikte Kolej Metro durağında toplanarak, "Toplayamazsın, hapsedemezsin, öldüremezsin" gibi sloganlarla yasanın iptalini talep etti. Yürüyüş boyunca taşınan pankartlarda Anayasa Mahkemesi'ne, bu yasa tasarısını iptal etmesi çağrısı yapıldı. Katılımcılar, "Bu katliam yasasını tanımıyoruz", "Direne direne yaşatacağız", "Hayvanları değil, katilleri topla" gibi sloganlarla yasa karşıtı tepkilerini dile getirdi. Sakarya Caddesi’nde gerçekleştirilen basın açıklamasıyla eylem sona erdi.

Benzer bir eylem İzmir’de de gerçekleşti. Cumhuriyet Meydanı’ndan Gündoğdu Meydanı’na kadar yürüyüş düzenleyen hayvan hakları savunucuları, basın açıklamasında bu yasayı kabul etmeyeceklerini ifade etti. İzmir Barosu Hayvan Hakları Komisyonu üyesi Ezgi Yağmur Tokatlı, hayvanların yaşam hakkını savunmaya devam edeceklerini belirtti ve Anayasa Mahkemesi’nden adil bir karar beklediklerini vurguladı. Gazeteci Yakup Karakoç ise medya üzerinden yayılan nefret diline dikkat çekerek, gazetecilik ilkelerine sadık kalınması gerektiğini hatırlattı.

Yasanın Tepki Çeken Maddeleri

Söz konusu yasa, sokak hayvanlarının toplanması ve barınaklara kapatılmasını öngören düzenlemeleriyle büyük tepki topluyor. Hayvan hakları savunucuları, bu düzenlemenin hayvanların doğal yaşam alanlarından koparılarak toplu katliamların önünü açacağına dikkat çekiyor. Ayrıca, barınaklarda yaşanan kötü koşullar, aşırı popülasyonla başa çıkmak için uygulanan etik dışı yöntemler gibi sorunlar da eleştirilerin odağında yer alıyor. Veteriner hekim Kaan Gencel, hayvanlara yönelik şiddetin yıllardır cezasız kaldığını ve bu yeni düzenlemenin de şiddetin artmasına zemin hazırlayacağını ifade ediyor. Gencel’e göre, AKP’nin yıllardır hayvan haklarına karşı duyarsız politikaları, toplumun bu konuda daha fazla kutuplaşmasına neden oldu.

İktidarın Tutumu ve Karşı Eleştiriler

Hayvan hakları savunucuları, hükümetin hayvanların yaşam hakkına yönelik bu sert tutumunu eleştiriyor ve sokakta yaşayan hayvanların tehlike olarak gösterilmesinin yanlış olduğunu savunuyor. Kaan Gencel, "Kısırlaştır, aşılama ve yerine bırak" modelinin uygulanması durumunda sokak hayvanı popülasyonunun yıllar içinde azalabileceğini belirtirken, bu modeli desteklemeyen politikaların sürdürülebilir olmadığını dile getirdi. Gencel ayrıca, iktidarın çocukların yaşamını savunma adı altında hayvan haklarını göz ardı ettiğini ifade ederek, bu yaklaşımın toplumun vicdanına aykırı olduğunu vurguladı.

Yasa Geri Çekilir mi?

Hayvan hakları savunucuları, Anayasa Mahkemesi’nin yasayı iptal etmesini bekliyor. Pınar Alp Asil, muhalif belediyelerle halkın karşı karşıya getirilmesinin toplumsal huzursuzluk yaratma amacı taşıdığını iddia ederek, bu yasayı durdurabileceklerini savundu. Asil, mücadelelerinin süreceğini ve sokak hayvanlarının yaşam hakkını savunmaya devam edeceklerini belirtti.

Hayvan hakları savunucularının Türkiye genelinde başlattığı bu mücadele, sokak hayvanlarının yaşam hakkını korumayı ve yasal düzenlemelere karşı seslerini duyurmayı amaçlıyor. Anayasa Mahkemesi’nin bu konuda vereceği karar, hayvan hakları mücadelesi açısından kritik bir dönüm noktası olabilir. Hayvan hakları savunucuları, yasayı durdurma kararlılığını her fırsatta dile getiriyor ve mücadelelerinin süreceğini vurguluyor.