Hayır Diyebilmek Özgürleşmektir
- Gizem Görhan Yağmur
- 19 saat önce
- 2 dakikada okunur

Zihnimizden ne çok ses yükseliyor değil mi? Ne sesini kısmayı başarabiliyoruz ne sesleri tamamen susturmayı. Bana kırılır mı, ayıp olur mu, üzmüş olur muyum, beni yanlış anlar mı, evet demek içimden gelmiyor ama bu kez öyle olsun… Bu şekilde uzayıp giden içimizde yankılanan bir dolu söz.
Kendimiz olmaktan ne kadar da uzak değil mi? Kendimize yönelik değil dışa yönelik endişeler edindik, yetmiyormuş gibi bir de sahiplendik.
Kendimizi ilk sıraya koymayı ne zaman bıraktık? Asıl soru neden bıraktık? Kendimizi neden düşünmedik? Kendimize öncelik vermek, egoya sahip olmak değildir. Bencillik hiç değildir. Oldukça yanlış yorumlanan ve yorumlamanın ötesine geçip dayatılan bir durum.
Hayır, sadece bir kelime değildir. Bir kelimenin ötesi demektir. Sınır çizmektir, sağlıklı ilişkiler kurmaktır, suçluluk duymadan kendini net ifade edebilmektir. Hayatın temel taşlarındandır bu hisler.
Bir arkadaşım geçenlerde şöyle dedi; "Gizem, yıllarca herkese yetişmeye çalıştım. Herkesin derdini dinledim, herkese yardım ettim. Ama ben kötü hissettiğimde kimse yoktu yanımda. İşte o gün fark ettim, kendime hiç ‘evet’ dememişim."
Bu cümle yine bana çok şey düşündürdü. Kırmamak için kendimizi parçalarken, en çok kendimizi kırıyoruz aslında. Çünkü içten gelmeyen her evet, içimizdeki bir hayır’ı ifade ediyor. Duymazdan gelsek de, gelmeye çalışsak da o ifade hep orda ve zamanla büyümeye devam ediyor. Yorgunluk, kırgınlık, tükenmişlik olarak geri dönüyor.
Tekrar ediyorum, hayır demek bencillik değil, aksine, kendine ve karşındakine dürüst olmak demektir. Çünkü hayır demenin, evet dediğimiz şeylerin daha anlamlı ve gerçek olmasını sağladığına inanıyorum. Bir şeyi gerçekten isteyerek yaptığında hissettiğin keyfi bir düşün. İstemediğin halde yaptığında hissettiğin huzursuzluğu da bir düşün. Ne demek istediğimi daha iyi anlayacağına inanıyorum. İkisi arasındaki ince ama önemli olan bu çizgi hayat kalitemizi belirliyor.
Ben hayır demeyi hala öğrenmeye çalışan biriyim. Hala bazı zamanlarda kolay olmuyor. Hayır diyerek acaba üzmüş olur muyum diye düşüncelerim hala oluyor. Her seferinde de fark ediyorum ki, hayır dediğimde dünya yıkılmıyor. Hatta çoğu zaman karşımdaki kişi beni daha iyi anlıyor. Çünkü samimiyetimi hissediyor. Kendime gösterdiğim özen ve anlayış için mutlu oluyor. Gerçek arkadaşlıklarla, dostluklarla çevrili olmak ne kıymetli.

Hayır dediğim zamanlarda, kendime yarattığım alanlarda dinleniyorum, düşünüyorum, kendim oluyorum, yenileniyorum, iyileşiyorum, güçleniyorum. Kendim olduğumda başkalarına gerçek anlamda katkı sağlayabiliyorum. İyi niyetli olmak, sevgiyi hissettirebilmek, samimi yaklaşmak, gerçek anlamda değer vermek ve tüm bunları kendimde de yaşamak oldukça değerli. Hayatı anlamlı kılan değerlerden.
Bize küçükken pek öğretilmedi hayır demek. Uyumlu çocuklar olmamız istendi. Büyüklerin sözünü dinlemek, hayır dememek bir erdem gibi anlatıldı. Zaman geçip yetişkinliğe geldiğimizde, hayatın gerçek anlamda deneyimlemeye başladığımızda fark ettik ki, sınır çizmeden yaşamak bize ağır geliyor.
Hayır diyebilmek, bir dönüm noktasıdır. Belki de en anlamlı uyanıştır. Ruhumuza en güzel şifalardan biridir. Hayır diyebilmek, özgürleşmektir. Hayır diyebilmek, cesaret göstermektir.
Kendine ait olan hayır’ları sakladığın yerden çıkarmaya ne dersin? İstemediğin her şeye başkalarını değil sadece kendini düşünerek hayır demeye hazır mısın?
Mutlulukla kalın :)
Gizem Görhan Yağmur
İletişim: gizemgorhanyagmur@ekolojikevim.com.tr
Yorumlar